Limitleri Aştık: Earth Overshoot Day-Dünya Limit Aşım Günü

Dünyanın bir yıl içinde üretebileceği doğal kaynakların, insanlık tarafından tüketildiği günü ifade eden "Global Limit Aşım Günü" (Global Overshoot Day), insanların doğadan talep ettiği kaynakların, ekosistemlerin o yıl içinde üretebileceğinden daha fazla olduğunu ve dolayısıyla doğal sermayemizi aşırı tükettiğimizi gösterir. Global Footprint Network tarafından hesaplanan Dünya Limit Aşım günü, ekosistemin yıllık biyolojik kapasitesini, bir yıl içinde yeniden üretilen doğal kaynakların miktarını aştığı gün olarak belirlenir. Bu tarihten itibaren, yılın geri kalanında kullanılan kaynaklar gelecek yılların kapasitesinden harcanmış olur.

Türkiye’nin ekolojik ayak izi ve gezegenin biyolojik kapasitesi dikkate alındığında, 2022 ve 2023 yılı için 22 Haziran tarihi ülkenin ekolojik limit aşım günü olarak belirlendi. Buna göre Türkiye, son 2 yıldır, 22 Haziran tarihinde yıllık doğal kaynak kapasitesini doldurarak bir sonraki yılın doğal kaynaklarını tüketiyor.

 

Limit Aşım Günü’nü Ötelemek Mümkün Mü?

 

Her yıl takvimde biraz daha öne gelen bu günü ötelemek için yapılabilecek şeyler var. Küresel limit aşım gününü ötelemek için döngüsel ekonomi ve atık yönetimi gibi önemli unsurları dikkate alarak günlük tüketim alışkanlıklarımızı aşağıdaki bağlamda gözden geçirebiliriz:

 

1. Döngüsel Ekonomiye Geçiş: Döngüsel ekonomi, kaynakları maksimum düzeyde kullanmayı ve atıkları minimuma indirmeyi hedefler. Bu model, ürünlerin yaşam döngüsü sona erdiğinde, malzemelerin geri dönüşüme kazandırılması ve tekrar üretim sürecine dahil edilmesi prensibine dayanır. Küresel limit aşım gününü geri çekmek için, döngüsel ekonomiye geçişin teşvik edilmesi ve kaynakların yeniden kullanımı büyük önem taşır.

 

2. Atık Yönetimi ve Geri Dönüşüm: Atık yönetimi süreçlerinin iyileştirilmesi ve geri dönüşüm altyapısının güçlendirilmesi, doğal kaynakların daha verimli kullanılmasını sağlar. Atıkların değerlendirilmesi ve tekrar kullanılabilir hale getirilmesi, kaynakların israfını önler ve atık miktarını azaltır.

 

3. Yenilenebilir Kaynakların Kullanımı: Döngüsel ekonominin bir parçası olarak, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı teşvik edilmelidir. Güneş, rüzgar, su ve biyoenerji gibi yenilenebilir kaynaklar, doğal kaynakların sürdürülebilir bir şekilde kullanılmasını destekler ve sürdürülebilir enerji üretimine katkı sağlar.

 

4. Ürün Tasarımında Düşük Karbon Yaklaşımı (Eco-label): Ürünlerin tasarım aşamasında, düşük karbonlu malzemelerin kullanımı ve ürünlerin geri dönüşüm potansiyelinin göz önünde bulundurulması önemlidir. Dayanıklı ve kolayca geri dönüştürülebilir ürünlerin tercih edilmesi, atık miktarını azaltır ve döngüsel ekonominin oluşturulmasına katkı sağlar.

 

5. Eğitim ve Bilinçlendirme: Toplumun döngüsel ekonomi ve sürdürülebilir atık yönetimi konularında bilinçlenmesi ve eğitilmesi önemlidir. Bu kapsamda, kampanyalar düzenlemek, eğitim programları oluşturmak ve toplumu bilgilendirmek, dönüşümün sağlanması için kritik bir rol oynar.

Döngüsel ekonomi ve atık yönetimi ilkelerinin küresel limit aşım gününü ötelemede kilit rol oynadığını vurgulamak, sürdürülebilir bir geleceğe doğru ilerlemenin önemli bir adımıdır. Biz de ÇATOM olarak, bizden sonraki nesillere iyi bir dünya bırakmanın bilinciyle hareket ederek, sürdürülebilir tedarik zinciri için değer üretmeye devam ediyoruz.